“is it a game?
i found you.”
Bir Steve Spielberg filmi.
Bilim kurgudan öte, bir pinokyo masalı bu. Masal içinde masal. Brian Aldiss’in “Supertoys last all summer long” adlı kısa hikayesine dayanıyor.
Dünyanın önemli bir kısmı sular altında kalmış. Robotlar çağı yaşanıyor. Aklımıza gelebilecek her yerde ve her görevde robotlar.
Çocuğunu kaybeden çılgın profesör daha ileri bir proje öne sürüyor: Duyguları olan, sevebilen, hayal kurabilen bir robot çocuk yapmak...
Bundan sonrası için ----Spoiler---- uyası vereyim ne olur ne olmaz. Yalnız filmin kolay tahmin edilebilir bir akışı var. Henüz başlarda olayın nasıl bir hal alacağını anlayıp isyan ederek: “Yapmayın ama yaa ne kötü bu senaristler, izleyemem bunu ben bünyem kaldırmaz.” deyip kalkacak olmuştum. Tabii ki kalkamadım. Daha önce en fazla gözlerimin dolduğunu bilirim bir film için. Hiç böyle alt üst olmadım.
Burada bol mummy’li zırıldak sahneleri anlatacak değilim. Türkçe alt yazı olmadığından tam anlamamış olabileceğim yerler vardır belki ama (alt yazı bulduğumda cesaret edebilirsem tekrar izlerim belki) aklımda kalan bir kaç ayrıntıdan bahsedeceğim: